Bu Blogda Ara

24 Mayıs 2013 Cuma

İlk şiirim (ikinci şiirimle okulda ikincilik kazandım) :)))


ÖYLE…

Bazen bir sıkıntı gelir içine
Hiçbir sebep yokken öyle bir anda
Öyle durup dururken
Ağlamak gelir içinden
Ama olmaz ağlayamazsın
Sanki ağlasan geçecek her şey

Birilerine anlatmak istersin hislerini
Duymalarını, görmelerini istersin
Bilmezler içinin nasıl üşüdüğünü
Dindiremezler kopan fırtınaları
Öyle karanlık ki içerisi
Öyle karma karışık ki
Çıkışı bulmak için bir ışık ararsın bir umut

İşin içinden çıkamazsın sonra
Zamana hapsolmuşsundur
Saniyeleri sayıklayarak bulursun kendini
Öyle kendinden geçmiş
Öyle delicesine
Zaman akar sen durursun
Kaybolursun sayıların içinde

Sonra kayan bir yıldız olursun
Başkalarının dileklerini gerçekleştirmek üzere
Acı sona yaklaşırken
Nefesin kesilir
Her şey bitti sanarsın
Aslında bitmemiştir, yeni başlıyordur
İşte böyle bir sıkıntı içimdeki

Eski Sevgili...


Sadece arkanda bırak. Önüne çıkan küçük bir engel gibi düşün onu ve ilerle. O senin hayatını kontrol etmesin. Sadece sen ona hayatından küçük bir bölüm vermiş ol. Bırak zaman aksın. Fazla düşünme ve olacak şeyleri bekle. Çünkü yaşamak güzel. Çünkü geleceğes umutla bakmak güzel. Çünkü SEVMEK güzel.  

5 Eylül 2012 Çarşamba

Günlüğümden...

  Yeni bir okul, yeni arkadaşlar, lise hazırlık derken çok hata yaptım geçtiğimiz sene. Güvenilmeyecek insanlara güvendim, sevilmeyecek insanları sevdim. Yeni hatalarımla yeni dersler de çıkardım. Mesela sırlarımın sadece benim için olabileceğini öğrendim. Başkalarına ya da sadece birine bile anlatsam istemediğim kişiler bile öğrenebilirmiş. Beni satan arkadaşımı affetmeyi de öğrendim. Her zaman iyi ve saf olmayacağıma dair söz de verdim kendime.
  8 Haziran 2012 Cuma günü okulun kapanmasıyla, gerçekleşmeyen hayallerle ve pişmanlıklarla bıraktım eski Büşra'yı. Anılara kilitledim onu, hatalarını ve duygularını... Üstünden 3 koca ay geçti. Şimdi kararlı, hatalarından ders çıkarmış bir Büşra'yım ben. Yeni hayallerle, amaçlarla, duygularla buradayım. 15 yaşındayım. Ve 10 Eylül'de 9. sınıf öğrenci olacağım. Beklentilerim yüksek. Kendimden, okuldan, arkadaşlarımdan, ailemden, her şeyden, herkesten...

11 Ağustos 2012 Cumartesi

Doğum Günün Kutlu Olsun ♥

  Ne kadar senin için başka şeyler yapmak gerekirken hazırladığım o "doğum günün kutlu olsun" mesajını içeren kağıt her şeyi anlatıyor olsa da bir şeyler daha yazmam gerektiğini biliyorum. Duygularımı anlatmak için öyle süslü cümleler kuramam belki ama biliyorsun en çok yazarken güzel ifade ederim kendimi. 
Senle ben çok farklıyız. Mıknatısın zıt kutupları birbirini çeker misali de o kadar yakınız
 işte. Şu ana kadar kimseye kalbimi sana açtığım gibi açmadım. Şu ana kadar kimse de kalbini bana sesin ki gibi göstermedi. Biliyorsun benim çok arkadaşım yok. Beni çok seven fazla kişi de yok. Zaten senin varlığın başka arkadaşlara ihtiyacımı ortadan kaldırıyor. Üzüldüğüm şu ki her zaman birlikte olamıyoruz. Şimdi düşündüm de sürekli beraber olsak küser, tartışır kötü anılar biriktiririz. Bir şekilde mutlaka barışırız belki ama bu birbirimizi ve arkadaşlığımızı yıpratır.
Benim sana karşı çok kaba davrandığım zamanlar oldu biliyorum. Bazen çok kırıcı olabiliyorum bunu da biliyorum. O günleri geriye almak isterdim ama mümkün değil. Ama biz büyüyoruz. Ne kadar istemesek de değişiyoruz. Bu değişim bazen bize zarar verebiliyor. Fark etmiyoruz ama biz hatalar yaparak öğreniyoruz hayatı, arkadaşlığı, insan olmayı. Sadece birbirimize karşı değil, diğer insanlara hatta ailelerimize bile isyan ettiğimiz oluyor. Geriye pişmanlıklar kalıyor. Üzülüyoruz, üzüyoruz belki ama yavaş yavaş büyüyoruz.
Çoğu kez bir arkadaş, insana ailesinden bile daha yakın gelebiliyor. Annene, babana anlatamayacağın, onların anlamayacağı dertlerini, sıkıntılarını o arkadaşa anlatıp, beraber çözebiliyorsun. Ben büyürken yanımda olacak, dertlerimi, sıkıntılarımı, yanlışlarımı yadırgamadan dinleyecek, ne olursa olsun ne yaparsam yapayım beni sevecek ve yalnız bırakmayacak bir arkadaşa ihtiyacım var. O sen olur musun diye soracaktım.
Yeni yaşında belki hatalarla dolu ama doğruları öğrendiğin ve hep yanında olabileceğim bir yıl diliyorum sana. Seni çok seviyorum. ♥

25 Temmuz 2012 Çarşamba

Kaybettiğim Birine..

Merhaba bunu okuması gereken kişi. Yani okuyorsan tabi. Bunu yazmış olmamın nedeni kesinlikle bir şeyleri düzeltmek ya da değiştirmek istememden değil. Sadece yüzüne bakacak yüzüm olsun diye yazmak istedim. Ben gerçekten çok üzgünüm. Olan her şey benim hatamdı. Yanlış kişiye yanlış duygular besledim. Ve bunu söylemeye çok utanıyorum ama şimdi o duygular yok. Gerçek sandığım şeyler aslında öyle değilmiş. Ben değiştim. Duygularım, inandıklarım değişti. Eski ben seni çok seviyordu. Ya da ufacık bir hoşlanmayı büyütmüştü. Sen bir şekilde birinden bunu öğrenince tek bir kelime söylemeye gerek duymadan yok saydın onu. Yüzüne bile bakmadın. O bu yüzden gecelerce ağladı. Kendine kızdı. Şimdi ki ben ise... Yani ben eskiden yaptığım her şeyi saçma buluyorum. Arkadaşlığın her şeyden önemli olduğunu biliyorum. Aşık olmak o kadar saçma ve yalan geliyor ki, eski benle dalga geçiyorum. Yine de her şey bir arkadaşı kaybetmemi önlemiyor. Ben gerçekten değer verdiğim birini kaybettim. Bunu hak ettim zaten senden de bir şey beklemiyorum. Dedim ya sadece yüzüm olsun diye yazdım bunu. Okula gelebilecek ve senin yüzüne bakabilecek bir yüz için... Umarım sen de bu yüze yüzünü çevirmezsin. Çünkü herkes ikinci bir şansı hak eder.

9 Temmuz 2012 Pazartesi

İç çekişler son olmayacak...


  Çoğu kez üzüldüm. Hayallerim kırıldı. Umutlarımdan yaptığım gemilerim battı. Hayatımın bitanesi hayatımın katili oldu. Defalarca yara aldım. Defalarca su sızdı gemilerime. Defalarca düştüm, defalarca öldüm belki şu hayatta. Defalarca ağladım gecelerin karanlığında. Yokluğunda hayallerim yüzmeyi öğrendi göz yaşlarımda. Çoğu boğuldu, içimde her gün ölen sen gibi. Acılıydı ama değecekti. Gündüzleri sahte gülüşler atarken, geceleri sessiz çığlıklarımla ağlayarak kendimi de yok ettim. Şimdi ne kaldı bizden geriye. Sen çoktan gitmişken ve ben de senin yokluğunda hiçleşmişken. 

Yalnızlık Yanlışlıktır...


Yalnız hissediyorum. Başkaları gibi olamadığımı düşünüyorum. Kimi zaman sevdiğim insanları kıskanıyorum. Kıskandıklarıma benzemeye çalışıyorum. Hiç bir zaman asıl ben olmuyorum. Olamıyorum. Belki de ben olmaktan korkuyorum. Yalnız ben olmak. Bazen her insanın kendiyle yalnız olduğunu düşünüyorum. Galiba bir mucize bekliyorum. İki tane ben mi istiyorum yalnız olmamak için? Ama daha biri bile olamazken. Yok başka bir şey istiyorum ben. İnsan her zaman yalnızdır. Bunu biliyorum. Ne yazık ki bunu bilen azınlıktayım. Unutmak istiyorum belki de. Bunu unutturacak insanlar istiyorum çevremde. Bencil mi davranıyorum? Yoksa tek istediğim biraz ilgi mi? Çoğu kez çevremdekileri kırıyorum. Ama onlarda suçlu. Göremiyorlar. Beni... İçimdeki beni göremiyorlar. Bir dakika, ben onları görebiliyor muyum? Hiç sanmıyorum. O zaman neden onlara kızıyorum. Yine işin içinden çıkamadım. Çok mu karışık düşünüyorum ben bilemedim. Hayır. Hayır. Ne istediğimi biliyorum ben. Yalnızca başka birini istiyorum. Sadece ikimiz olalım istiyorum. Elbette başkaları da olacak. Ama biz birbirimize bir farklı olalım istiyorum. Birbirimize birbirimizden başkası iyi gelmesin istiyorum. Yanlış anlamayın ben bir sevgili istemiyorum. Sevgiliden fazlasını istiyorum. Anne, baba, kardeş, dost... Yeri geldiğinde her şeyim olabilecek biri istiyorum. Aynı şekilde beni de böyle isteyen birini. Çok mu şey istiyorum ben? İmkansızı mı istiyorum? Aa, bu arada bu kişi sorularıma da cevap versin. Ne kadar karmaşık, saçma olursa olsun.